Page Nav

HIDE

Twitter

GRID_STYLE

Son yazılar:

latest

Eshab-ı kiram ve Teftazani

Sual: Sadeddin-i Teftazani’nin Şerh-i Mekasıd kitabında, Eshab-ı kiram arasındaki savaşlardan dolayı, bunlara ağır şekilde dil uzattığı do...

Sual: Sadeddin-i Teftazani’nin Şerh-i Mekasıd kitabında, Eshab-ı kiram arasındaki savaşlardan dolayı, bunlara ağır şekilde dil uzattığı doğru mudur?
CEVAP
Kesinlikle doğru değildir. Bütün Ehl-i sünnet âlimleri gibi, Sadeddin-i Teftazani de, Eshab-ı kiramın üstünlüğünü ve onlara dil uzatılamayacağını kitaplarında bildirmiştir. (Şerh-i Mekasıd) kitabında diyor ki:

Eshab-ı kiram arasındaki ayrılıklar, zahirde, hak yoldan ayrılmak gibi görünüyorsa da, farklı ictihaddan kaynaklanmıştır. Eshab-ı kiramın aralarındaki savaşların farklı ictihaddan kaynaklanan dini sebepleri vardır. Onlara dil uzatanların sözleri, kesin delillere yani Kur’an-ı kerime ve hadis-i şeriflere dayanmadan söyleniyorsa, kâfir olurlar. Bunlara dayanarak söyleniyorsa, büyük günaha girerler. Bid’at sahibi yani sapık olurlar.

İmam-ı Rabbani hazretleri de buyuruyor ki:

Eshab-ı kiram arasındaki savaşların, ayrılıkların, iyi sebeplerden ileri geldiğine, dünya nimetleri için, nefsin arzuları için olmadığına inanmak lazımdır. Sadeddin-i Teftazani, (Onların ayrılıkları ve savaşları hilafet için değil, farklı ictihaddan ileri gelmişti) diyor. (1/266)

Aşağıdaki hadis-i şerifler de, Teftazani’nin (Şerh-i akaid) kitabında yazılıdır:

(Eshabımın hiçbirine dil uzatmayın. Onların şanlarına yakışmayan bir şey söylemeyin! Allah’a yemin ederim ki, bir kimse, Uhud dağı kadar altın sadaka verse, eshabımdan birinin bir avuç arpası kadar sevap alamaz.) [Buhari, Ebu Davud, Begavi]

(Eshabıma dil uzatmakta Allah’tan korkun! Benden sonra onları kötü emellerinize alet etmeyin! Onları seven, beni sevdiği için sever. Beni sevmeyen de onları sevmez. Onları inciten beni incitmiş olur. Beni inciten de Allahü teâlâyı incitmiş olur. Bunun da cezası gecikmeden verilir.) [Buhari]

Akşam namazının kazası
Sual: Kaza namazı borcu olmayanın, kıldığı kaza namazları nafile olduğuna göre, akşam namazını kaza edince, kazamız yoksa nafile oluyor. Üç rekâtlık nafile olmayacağı için, akşam namazının sünnetini kılarken, kazaya da niyet etmeden kılmak gerekmez mi?
CEVAP
Hayır, gerekmez. Farzın yanında herhangi bir namaz kılınınca, sünnet de kılınmış oluyor. Onun için sünnetleri kılarken kazaya da niyet etmenin hiç mahzuru olmaz. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:

İmam-ı a’zam hazretleri, [kaza namazı borcu olmadığı halde] namaz abdestinin bir edebini terk ettiği için, kırk yıllık namazı kaza etmiştir. (1/29)

Şu halde kazası olmayan kimse de, kaza kılabilir. Sünnetleri kılarken kazaya da niyet etmesi daha uygun olur; çünkü böyle yapmakla, sünnet terk edilmiş olmadığı gibi, mekruh olmuş veya sahih olmamış olan namazları varsa, bunlar da kaza edilmiş olur.

Hiç yorum yok

Yorumlarınızı ve fikirlerinizi bize gönderiniz. Sorularınız için dinimizislam2@gmail.com adresine mail gönderiniz.
BİZİM SAHİFE sitesi..

Önizleme