Page Nav

HIDE

Twitter

GRID_STYLE

Son yazılar:

latest

Hediye edilen palto

Sual: Bir arkadaş bana, (İmam ol, cemaatle namaz kılalım) diyerek paltosunu verdi. Palto da tam bana uygun geldi. Paltoyu bana verdin mi, be...

Sual: Bir arkadaş bana, (İmam ol, cemaatle namaz kılalım) diyerek paltosunu verdi. Palto da tam bana uygun geldi. Paltoyu bana verdin mi, benim mi oldu diye sordum, (Evet, sana verdim) dedi. Namazdan sonra giderken, (Paltoyu çıkar) dedi. Ben de, (Bana vermiştin) dedim. (Kriz dönemindeyiz, veremem) diyerek, zorla paltoyu aldı. Bu, gasp yerine geçmiyor mu?
CEVAP
İcab ve kabulün ikisi de, o yerde âdet olan kelimelerle ve mazi [geçmiş zaman] şeklinde olunca, niyet etmek gerekmez. (S. Ebediyye)

İcap ve kabul gerçekleştiğine göre, verdim derken, hediye etmeye niyet etmemiş olsa da, palto sizindir. Vermem demesi uygun olmaz.

Dinen fakir değilseniz ve hediyeyi geri istemeye mani olan diğer şartlar da yoksa, geri istemesi caiz ise de, hediyeyi geri istemek insanlığa yakışmadığı için, yiğitliği sizin yapmanız ve geri hediye ederek, onu zor durumdan kurtarmanız, en uygun olanıdır.

Yemek yerken 
Sual: Yemek yerken namaz vakti girse, ne yapmak gerekir?
CEVAP
Yemek yerken namaz vakti girse, yemeğe devam edildiği takdirde namaz vakti kaçacaksa, yemek bırakılıp namaz kılınır. Cemaat kaçacak diye, yemek bırakılmaz. Eğer yemek yerken Cuma namazının cemaati kaçacaksa, yine yemek bırakılır. (S. Ebediyye)

Mürtede hüsnüzan
Sual: S. Ebediyye’de, (İslam dinine inanmayanlar öldükten sonra, bunlar için, “Belki tevbe etmiştir” demek boştur. Bunların zulüm yapan âzâlarının iyilik etmesi, diliyle dua etmesi ve mazlumları hoşnut edecek vasiyette bulunmaları gerekir. Böyle tevbe etmeyen mürtedlerin ölülerine hüsnüzan edilmez) deniyor. Kâfirin, mürtedin iyiliğinin ve dua etmesinin ne faydası olacak ki?
CEVAP
Elbette kâfirin ve mürtedin iyiliklerine sevab verilmez; fakat bazı kimseler, bir kâfir veya bir mürted ölünce, (Belki ölmeden önce tevbe edip Müslüman olmuştur. Hüsnüzan etmek gerekir) diyorlar. Burada, böyle söyleyenlere cevap veriliyor; yani (Dinimizde hüküm zahire, görünüşe göre verilir. Tevbe ettiğini, pişman olduğunu gösteren bir alamet yoksa hüsnüzan edilmez, Müslüman kabul edilmez. Bu alametler de, zulmünün aksini gösteren hareketlerdir) denmek isteniyor. Tevbe ettiği biliniyorsa, o zaman hüsnüzan ediliyor. Tevbe ettiği bilinmiyorsa, tevbe etmiştir diye hüsnüzan edilmez. Tevbe etmiş bile olsa, biz bilmediğimiz için, hüsnüzan etmeyişimizin vebali olmaz; çünkü açıktan işlenen günahların tevbesi açık olur.

Hiç yorum yok

Yorumlarınızı ve fikirlerinizi bize gönderiniz. Sorularınız için dinimizislam2@gmail.com adresine mail gönderiniz.
BİZİM SAHİFE sitesi..

Önizleme