Page Nav

HIDE

Twitter

GRID_STYLE

Son yazılar:

latest

Kardavi’nin çağdaş fetvaları

Sual: Kardavi, Katar TV’deki konuşmalarını kitap halinde neşretmiş. Adına da Fetava-i Muasire [Çağdaş, Asrî Fetvalar] demiş. Bu kitap uygun ...

Sual: Kardavi, Katar TV’deki konuşmalarını kitap halinde neşretmiş. Adına da Fetava-i Muasire [Çağdaş, Asrî Fetvalar] demiş. Bu kitap uygun mudur?
CEVAP
Kesinlikle uygun değildir. Kardavi, (Kimseyi taklid etmiyorum) diyor, yani (Dört mezhepten birine uymam) diyor. Bu, ben mezhepsizim demenin başka şeklidir. Kimseyi taklit etmediğini söylese de, İbni Teymiyye’ye İmam ve Şeyhülislam diyerek, küçük kitapçığına, ondan 21, talebesi İbni Kayyım’dan ise 8 tane nakil almıştır. Ebu Hanife ismi iki defa geçiyorsa da, kaynak olarak değildir.

El-Halal-vel-Haram kitabının önsüzünde, (Kendimi herhangi bir mezhebe bağlamayı uygun bulmadım. Yalnız bir mezhebin esiri olunmaz) diyor, mezhepleri esaret kamplarına benzetiyor. El-Halal-vel-Haram kitabı, daha önce çok tenkide uğramıştır. O. Hacı Ömeroğlu, mezhepleri yıkmaya çalışan Kardavi için (İki işçi, koca Süleymaniye’yi yıkar; fakat onu yapmak için bir Süleyman ve bir de Sinan gerekir) diyor.

(Din, kolaylık üzerine kurulmuştur) diyerek verdiği çağdaş, asrî fetvalardan birkaçı şöyle:

1- (İnce çorap üstüne mesh caizdir) diyor. Hâlbuki dört hak mezhebin hiç birisinde ince çoraba mesh caiz değildir. Kolaylık olsun diye, her kolayına geleni yapmak caiz olmaz. Mesela kolaylık olsun diye, vakit girmeden beş vakit namazı bir vakitte kılmak, dini değiştirmek olur.

2- Mukim olanın, bir özürle iki namazı cem etmesine, (Hanbelî’de caiz olduğu için, ben de caizdir derim) diyor. Hâlbuki Hanbelî’nin bu hükmünü herkese şamil etmek, asla caiz değildir. Bir zaruret veya ihtiyaç sebebiyle bir mezhebi bir hususta taklit edebilmek için, o mezhebin o husustaki mümkün olan bütün şartlarına da riayet etmek gerekir. Şartlarına riayet etmeden bir mezhebin bir hükmünü almak veya mezheplerin kolaylıklarını toplamak, telfik olup haramdır. (Hadika)

3- (Fitil kullanmak orucu bozmaz) diyor. Hâlbuki 4 mezhepte de bozar.

4- (Midye, ıstakoz gibi deniz haşaratı ve denizde kendiliğinden ölmüş balık yenir) diyor. Hâlbuki kendiliğinden ölmüş balık yenmez. Hanefi’de midye, ıstakoz gibi deniz haşaratı da yenmez. (Dürer)

Balık, hastalık gibi bir sebeple kendiliğinden ölünce leş olur, insanı da zehirleyebilir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:

(Kendiliğinden ölüp, su yüzüne çıkan balık yenmez.) [Dare Kutni]

5- (Demir ve diğer madenlerden yapılan yüzükler erkeklere caizdir) diyor. Mütercim, dipnotuna, haram olduğunu ilave etmiş. Demek ki, mütercim bile, Kardavi’nin dine aykırı sözleri olduğunu biliyor. Peki harama helal diyenin kitabı, niye tercüme edilir ki?

6- (Haşhaş, kenevir ve tütün ekmek haramdır, çünkü bunlar kötü yerlerde kullanılıyor) diyor. Kötü yerde kullanılınca haram mı olur? Afyon, tıpta çok kullanılır. İlaç olarak az miktarda kullanmak caizdir. (Redd-ül-muhtar)

Kötü yerlerde de kullananlar var diye, haşhaş ekmeye haram denmez. Bu yanlış görüş, şarap yapılıyor diye üzüm yetiştirmeyi yasaklamaya benzer.

7- (Şâfiî mezhebinde olan halka kolaylık sağlamak için, eti yenen deve, sığır gibi hayvanların necasetlerinin temiz olduğuna fetva verdim. Kadına dokununca abdestleri bozuluyordu. Kadına dokunmakla abdestin bozulmayacağını söyledim. Buna da Kur’an ve sünnetten delil getirdim) diyor. Bu ne demek oluyor? Açıkça, bin küsur yıldan beri Şafiîlerin yanlış yolda olduğunu, Şafiî âlimlerinin Kur’an-ı kerime ve hadis-i şeriflere aykırı fetva verdiklerini söylenmiş olmuyor mu? Mezhepsiz Kardavi, İmam-ı a’zam veya İmam-ı Şafiî gibi büyük bir âlim olsa bile, ancak (Benim görüşüm bu) diyebilir, fakat yine dört hak mezhepten birinin hükmüne yanlış diyemez. Hele dinin sahibi gibi, (Şâfiîlere şunu helal ettim) diyerek mezhepleri bozmaya hakkı yoktur. Şafiî’deki birçok hüküm Hanefi’ye aykırıdır, bu ayrılık da ümmet için rahmettir, fakat Şafiî âlimleri hiçbir zaman, (Hanefilerin ictihadı yanlıştır) demediler. Sadece kendi mezheplerinin hükümlerini bildirdiler.

8- (İbni Teymiyye’nin, “Bir anda verilen üç talak, bir talaktır. Evlat, fakir ana babasına zekât verir. Bir kadın, yol eminse tek başına hacca gider” görüşlerini tercih ettim) diyor. İcma-ı ümmete karşı geliyor.

9- (Hastaya Kur’an okumak, âyetleri muska şeklinde üstte taşımak haramdır) diyor. Hâlbuki bunlar sünnettir. Sitemizde bu konularda teferruatlı bilgi vardır.

10- Hak ve bâtıl mezhep ona göre aynı olduğu için, Zeydiyye mezhebinden olan Şevkani’den de nakiller yapıyor, Zahiriyye mezhebinden İbni Hazm’ın, enfiye çekmenin, kulağa, burna ve makattan ilaç vermenin orucu bozmayacağı görüşünü savunuyor. Mezhepsiz Reşit Rıza’ya müceddid diyor, onu övüyor.

11- (Bu asırda dindar Müslümana 50 sahabi ecri vardır) diyor. Hâlbuki evliya bile, sahabenin en alt derecesine bile kavuşamaz.

Görüldüğü gibi Kardavi’nin kırdığı yumurta, kırkı çoktan geçmiştir. Günümüzdeki yerli mezhepsizler gibi, kendisini bütün mezheplerin üstünde bir hakem gibi görüyor. Rehber edindiği İbni Cevzi, İbni Teymiyye ve İbni Kayyım’a Hanbelî imamı diyor, fakat kendisi bir mezhebe uymuyor, mezhepsiz olmayı tercih ediyor. (Şu mezhebin şu hükmü yanlış. Şu hüküm, Kur’ana ve sünnete aykırıdır. Şu mezhebin şu hükmü doğrudur. Bunu tercih ederim) diyor. Dört hak mezhebi bile karıştırıp birleştirmek, mezhepsizlik olup caiz değilken, dört hak mezheple bâtıl mezhepleri birleştirip bir Kardavi mezhebi kurmak istiyor. Kendini mezheplerin üstünde hakem gibi gören böyle kimselere dikkat etmek gerekir. Bunlar genelde, açıkça mezhepleri reddetmiyorlar, fakat (Bu mezhebin şu görüşünü, şu mezhebin de bu görüşünü tercih ederim) diyerek, dini içten yıkmaya çalışıyorlar.

Hiç yorum yok

Yorumlarınızı ve fikirlerinizi bize gönderiniz. Sorularınız için dinimizislam2@gmail.com adresine mail gönderiniz.
BİZİM SAHİFE sitesi..

Önizleme